Salı, Haziran 07, 2005

Giyinme kabinlerini bir pazarlama aracı olarak kullanmak

Geçen yıl stajımı Paro’da yapmıştım. Migros, Boyner, Burgerking gibi yerlerde görmüşsünüzdür. Kredi kartıyla kasalarda kendinizi tanıttıktan sonra Paro ekranlarında size özel reklamlar çıkar ve size uygun bir kampanya varsa size kasalardaki yazıcıdan indirim kuponunu basılır. Paro sistemi yazarkasada olduğu için davranışı değiştirme imkanı azdır, ve dikkat çekicilik adına sıkıntı yaşanmaktadır.
Ne giyiyorsan osun derler. O halde giyinme kabinleri de insanların kendi kimliklerini ortaya koydukları ilk yerdir. İnsanların kendi başına kaldığı, belki kendileri hakkında yalanlar söylediği yerdir. Bu mekanın pazarlama adına daha yaratıcı olarak kullanılabileceğine inanıyorum. Bir İngiliz iç giyim firmasının giyinme kabinlerini pembe ışıkla aydınlattığını okumuştum. Çünkü, pembe ışıkla kadınlar kendilerini daha inci olarak algılarlarmış. Bundan öte giyinme kabinlerini bir pazarlama aracı olarak düşünebilirmiyiz? Paro sistemi gibi bir sistem yazarkasada değilde bu kabinlerde olsaydı nasıl olurdu? Yeni bir pantolon aldığınızı ve denemek için kabine girdiğinizi düşünün. Ve, üründeki radyo frekansı sayesinde kabindeki bir ekranın size “Bu pantolonla şu çanta iyi giderdi”, “ bu ürünü alanlar aynı zamanda şunu da aldılar” gibi öneriler getiriyor. Yada o sezonun modaları hakkında bilgilendiriyor. Böylece hem müşteriler, isteyecekleri promosyonlara kavuşmuş oluyor, hemde şirket çapraz satış imkanlarını değerlendirmiş oluyor. Kredi kartı şirketlerine duyrulur...

Hiç yorum yok: