
Site yeni adresi olan marketallica.com'a tasinmistir. Buradan daha fazla zevk alacaksiniz. Tesekkurler
Pazartesi, Ekim 31, 2005
Siyah mı, beyaz mı?

Meksika Turizmi Nasıl Tanıtılıyor


Cuma, Ekim 28, 2005
Madonna Dinleyin
Madonna (veya ekibi) pazarlamacılar için tapılacak derecesinde iyi işler yapıyor. Madonna yaşından beklenmeyecek olcude tüketin trendlerini takip ediyor ve kullanıyor. Son albumu için ne yaptı mesela?
Geçen ay, Kasım ayında çıkacak albumunun kapağını önceden yayınladı. Albumu hakkında sinyaller verdi, konuşuldu ve heyecan yarattı.
Geçen hafta, bir tabuyuda kırarak çıkmamış albumunun bir şarkısını kendi sitesinde bedava olarak yayınladı. Gençlerin internet sayesinde albumun kopyasına kolayca ulaşabileceğini biliyor. Bunu engelleyemeyecek, o zaman bu gerçeği destekleyerek şarkısını bedava dağıtıyor.
Ve son olarak "birlikte yaratmak" trendinin en başarılı örneğini goreceğimize emin olduğum bir projeye imza atıyor. "Tagging Project" adlı projede Madonna hayranlarıyla beraber dünyanın en geniş Madonna konulu arşivini oluşturmak istiyor. Hayranlarından konser biletleri, konser resimleri, taranmış resimleri... paylaşmalarını istiyor
Bu hafta Podyum'da
Bu inek otobusun arkasında ne işi var?
Kiralık KOca
Hayata Tersten Bakmak
Hyundai Dovmesi
Çıkış Engelleri yok oluyor, haberimiz yok
Anlamsız Derin Anlam (?)
www.podyum.blogspot.com adresinde bu hafta yayınladığım görsel ilhamlar
Çocuk dünyasına yetişkin ürünleri


Çarşamba, Ekim 26, 2005
Kafeleri olan bir medya kanalı


Kişilikli Markalar


Perşembe, Ekim 20, 2005
C programlama dilini oyunla oynayan çocuklar


Salı, Ekim 18, 2005
Kendimi Paranoid Hissediyorum

Saatleri 24 saat olarak mı düşünmeli?

Cogu ürün hala geçmisin yaşamtarzının izlerini taşıyor. Bunları fırsata donusturen markalar var. Mesela bir hollanda gazetesi, gazete aboneliginin geleneksel olarak tum günleri kapsadığı bir durumu soyle tersine cevirmis. Gazeteye sadece hafta sonları icin abone ol, hafta icide istersen internetten oku. Zaten çalışan insanların hafta içi büyük oranda gazete okumaya fırsatlarının olmadığını düsünürsek gayet mantıklı.
Digitürk neden sadece 20:00-24:00 arası izlenebilecek bir paket çıkarmıyor? Sizin markanız ne yapabilir?
Pazartesi, Ekim 17, 2005
Yeni bir Pazarlama İletişimi Aracı: CoolHunter
"Tebrikler Defne Koz" yazımda coolhunter sitelerinin insanların satın alma süreçlerine büyük etkide bulunduğunu, ve markalar ve tasarımcılar, bu sitelerde yer almak için aktif olarak çalışmaları gerektiğini söylemiştim.
Dün farkettiğim bir diğer Türk markası Vitra'da charlesandmarie.com'da yer aldı. Büyük ihtimalle yer almak için Vitra'nın bir girişimi olmamıştır. Artık markalar bu sitelerde yer almak için aktif olarak çaba sarfetmeli.
Bu pazarlama iletişimi trendi havalanmak üzere. Time bu sayısında bu konuyu kapak yapmış. Yerli markalarımızda bu fırsattan geri kalmasın.
Uyuşturucu Kullanıyor musunuz?
Paramı yönetmeyi bilmiyorum, gelir giderimi dengelemeyi bilmiyorum, onun için kredi kartı ve borç kullanıyorum. Borçlanma, benim finansal yönetimdeki beceriksizliğimi kapatıyor. Bu sorun üzerinde düşünmek zorunda kalmıyorum
Üretim hattımızda aslında binlerce sorun var, makine arızalanıyor, çalışanlar dengeli çalışmıyor, devamsızlık fazla, kalite sorunlarımız var. Bu durumda stoklu çalışmak zorundayız. Üretimin kesintisiz devam etmesi için de stok şart
Ürünümün bir farklılığı var mı bilmiyorum. Ama herkes için birşey yapıyoruz. Ürünüm 7'den 77'ye herkes için uygun. Ürünümü heryerde satıyoruz. Markette, pazarda, internette, her neresi varsa hepsinde ürünümü satmalıyım. Ne yapayım satış hedeflerine ulaşabilmek için herkese birşey satmam gerekir.
Üç durumda teker teker borç, stok ve tüm kanallara ulaşabilme gücünü kaldırın. Ortaya çıkacak durumu hayal edin. Sorunlar var ama sorunları gizliyecek yolları bulmuşuz. Maliyetli mi kimin umurunda! Bu durumun uyuşturucu kullanmaktan farkı ne?
Çarşamba, Ekim 12, 2005
Podyum.Blogspot.com
Pazarlama ve Tasarım üzerine beni etkileyen görsel kaynakları paylaştığım blogda güncellemeye devam ediyorum.
Bu haftanın konuları
Isırma
Düşünüyorum öyleyse varım
D.O.K.U.N
Gerçek Uçak Outdoor Çalışması
(Bence) dünyanın en şık telefonu
...
Sormayı En Çok Sevdiğim İki Soru
Aslında daha fazla. Ama, beni en çok etkileyen iki soru
Neyi Bilmekten Korkuyorum?
Adrian Slywotzky'nin kar bölgesi kitabında ilk defa duymuştum. Hep sorduğumuz sorunun "Neyi bilmeye ihtiyacım var" sorusundan daha derin cevaplar ortaya çıkarır
Eğer bu işi yapmazsak bu bina başımıza yıkılır mı?
Peter Drucker'dan işi doğru şekilde yapmak üzerine nefis bir soru. Gereksiz işleri yok etmeye yönelik daha keskin soru ne olabilir ki...
Salı, Ekim 11, 2005
Evrimi anlayın ve evrimi yaşayın

Pazartesi, Ekim 10, 2005
Günün Hangi Saatisiniz?
Bu soruya Starbucks'ın verdiği cevap, "ben günün sabahıyım ve öğleden sonrasıyım". Bu bilgiyle starbucks cafelerin yerleşimi ile ilgili önemli bir anlayış geliştirmiş.
Starbucks, yer seçimi yaparken kurutemizlemecilerin yanını tercih eder. Çünkü, sabahları elbiselerini kurutemizlemeciye bırakan kişileri ani bir istekle kahve içmeye ikna edebileceğini düşünüyor. Bir de DVD Kiralama mağazalarının yanını tercih eder, çünkü, öğleden sonraları DVD kiralamak için gittiğiniz mağazadan çıkarken sizi bir de kahve içmeye davet edebileceğini düşünüyor.
Marketlerde kasaların yanına çikolata gibi ani bir istek uyandırıp satın alınabilecek ürünler yerleştirmeye alışkınız. Ama Starbucks'ın gösterdiği şey, bu uygulamanın daha makro boyutta düşünülerek mağaza yer seçimi için bir kriter oluşturabileceği.
Kendimize soralım
1. Mağazanız/ markanız günün hangi saati?
2. Aynı anı paylaştığınız diğer ürünler nelerdir? (Starbucks için Kurutemizlemeci ve DVD Kiralama mağazaları)
(via brandautopsy)
Perşembe, Ekim 06, 2005
Fark Yaratan Oteller ve Markanız
Trevel+Leisure dergisinin bu sayısında ayrıntılarıyla fark yaratmış 120 oteli sıralamış. Otellerde fark yaratan ayrıntılar diğer sektörlerde de fark yaratabilir. Bu listede benim dikkatimi çeken birkaç örnek;
Güney Carolina'daki Inn at Palmetto Bluff'ın spa'sında giyilen kahverengi bornozlar öylesine kalın ve yumuşak ki insan bunların içinde minik bir ayıcığa benziyor
Yeni Zelanda'nın Auckland eyaaletindeki lüks Mollies otelinde kahvaltı, kalp şeklindeki ekmeklerle Harne Bay manzaralı terasta sunuluyor.
Turks ve Caicos adasındaki Palms otelinde kalan her konuğa içinde reggae'den küba müziğine 1.000 şarkı bulunan iPod veriliyor.
Ananda in the Himayalas otelindeki misafirleri uyandırma servisleri istediklerinde, sabah kapılarına limon, bal, zencefilli çay geliyor.
Diğer örnekler dergide devam ediyor.
Müşterilere Her Zaman Adıyla Hitap Etmeli
Travel+Leisure dergisi benim en çok ilham aldığım kaynakların başında gelir. Gizli Ajanlar adlı yazıda dikkatimi çeken bir noktayı paylaşmak istiyorum.
Markalar lüksü ürünlerinin değil aslında servislerinin yarattığını anlamalıdır. Mağazanızın muhteşem bir girişi olabilir ama işi sihirli kılan insan faktörüdür. İnsan faktörü size unutulmaz bir deneyimde yaşatabilir, tersi de.
Çalışanların müşterilere adıyla hitap etmesi gerektiğini söylerler, ama ismi ne zaman kullanmalarının doğru olacağına değinmezler. Lüks hizmetler danışmanı, Ann Styles, şöyle açıklıyor "Konuğun ismini onu karşılarken ve uğurlarken kullanmalısınız. İsim kullanılması gereken bir diğer durum ise konuğunuza önemli bir bilgi vermek üzere onun dikkatini çekmek içindir. "Bir içki alır mıydınız?" isim kullanılmasını gerektirmezken "Özgür Bey, telefonunuz var" gerektirir.
Kurallar vardır. Hitabet kuralları, iletişim kuralları, iş görüşmesi kuralları... Bu kurallar iyidir, ancak ne zaman kullanmanız gerektiğini ve ne zaman çarpıtmanız gerektiğini de bilmelisiniz. Pazarlama alanında da öyle çok kural var ki, hepsi kendisinin çarpıtılmasını bekliyor
Örnek: Müşterinin her an yanında olmalıyız...
Çarşamba, Ekim 05, 2005
Starbucks’ın Marka Yaratmaya Zamanı Yok

İlham Merkezleri
Beğeniyle takip ettiğim bir blogda (stylestation) gördüğüm bir iş fikri. Butik oteller, lifestyle cafeler yada bağımsız girişimciler için iyi bir iş fikri olabilir. Konferans ortamlarında, sıkıcı iş ortamlarında farklı şeyleri kaçıran iş insanları için içinde playdoh oyun hamurları, renkli mobilyalar, peruklar ve oyuncakların olduğu insanların korkusuzca fikir geliştirebileceği ve ilham alacağı alanlar. Günlük kiralam ücreti 800$'dan başlıyormuş. Birkaç örnek;
www.sparkspace.com
www.inspiration-point.com
Salı, Ekim 04, 2005
Ben Müşteriyim

Pazartesi, Ekim 03, 2005
SightJogging: İşiniz + Spor

Bunun daha da ötesinde işimizi sporla nasıl birleştirebileceğimizi düşünelim. Aklıma yeni olasılıklar geliyor.
psfk
Pivo: Varsayımlarınızı Yıkın

- Sürücü ile tekerlekler aynı yöne bakmalı, PİVO’da değil
- Sürücü her zaman sağda oturur, PIVO’da ortada oturur
Pivo biraz teknolojik bir çözüm olabilir ama geleneksel aklın tersine düşünmek çoğu zaman zengin fırsatlar barındırır. Sizin ürününüzde her zaman ne yapılır?
via reveries
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)